Kurt Tohumculuk

ÜRÜNLERİMİZ / Yonca Tohumu

Yonca TohumuUzun yıllar boyu yaşayabilen, Baklagiller ailesine dahil olan yonca sayısız şifalı bitkilerden biridir. Şans getirdiğine inanılan dört yapraklı yonca dersek, yonca bitkisini daha iyi hatırlayacağınızı düşünüyoruz. Yonca insan sağlığına sağladığı yararlı yönlerinin dışında, daha çok hayvan yemi olarak kullanılmaktadır.

Yonca bitkisi, Türkiye coğrafyası kökenli bir bitkidir. İlk kez Tunç Çağı’nda Orta Asya’dan getirilen atları beslemek amacıyla yetiştirildiği düşünülmektedir. Eski Yunan uygarlığına Pers İmparatorluğu orduları ile birlikte at yemi olarak kullanılmak için giriş yapmıştır. 17. yüzyıl itibariyle düzenli yetiştirilmeye başlanmış ve bu da hayvancılık açısından önemli bir adım olmuştur. Daha geniş kapsamlı bir yetiştirme ise; 19. yüzyıl itibariyle Amerika kıtasının ABD ve Şili uçlarında başlamıştır.

Günümüze gelindiğinde ise; neredeyse tüm ülkelerde yonca büyükbaş hayvan yemi olarak kullanılmaya devam etmektedir. Yonca bitkisinin en verimli olarak geliştiği topraklar; tınlı, kumlu, kumu çok fazla olmayan ve yeteri derecede kireç barındıran topraklardır.

Yoncanın normal ürünler verebilmesi için toprağın fosfor ve potasyum kapsamı açısından iyi olması gerekir. Sulama söz konusu olduğunda ise; pek çok bitkiye göre daha dayanıklıdır.

Yonca, uzun yıllar yaşayabilen Baklagiller familyasına ait olan, yeşil ot veya kuru ot olarak değerlendirilebilen, daha çok yem bitkisi türü olarak tanımlanır. Yoncaların boyu, yaklaşık olarak 50-80 cm arasındadır. Derin bir köke sahip olup, uygun koşullarda yetiştirilmişse 8-10 metre kadar kök salabilir. En etkili kök derinliği ise 120-180 cm dir. Bu nedenle anavatanı olan Ortadoğu iklimine ve kuraklığa karşı oldukça dayanıklıdır.

Özel olarak yem üretilebildiği gibi hayvanları otlatmak için de uygun bir bitkidir. Son yıllarda yonca bitkisine oldukça talep olduğundan çiftçiler hayvanları için kendi üretimlerini yapmak için özel alanlar oluşturmaya başlamıştır. Yem olarak kullanılmasının yanı sıra bitkisel tedavilerde ilaç olarak da kullanılabilir.

Yonca yeşil yem, kuru ot, un ve slaj olarak değerlendirilmekte, kimi ülkelerde bodur otlatmaya uygun yonca çeşitleri otlatılmaktadır. Yonca esas olarak büyük baş hayvan yemidir. Erken biçimi kanatlılar içinönemli bir protein kaynağıdır. Genellikle proteince fakir olan(saman ve saman peleti vb) eksik yönlerini tamamlamaktadır.

Yonca yeşil yem
Yoncanın tomurcuklanma döneminden çicek başlangıçına kadar olan dönemdeki yeşil ot ürünü, süt hayvanları açısından çok önemlidir. Bir süt ineğine günde en çok 8 kg kuru madde hesabıyla yeşil yonca otu verilebilir. Ançak yalnız yeşil yonca yemi ile besleme önerilmez. Zira yonca yaş otunun içinde % 1. 5 - 8 oranında bulunan saponinler nedeniyle hayvanların kan dolaşımı olumsuz yönde etkilenmektedir. Ayrıca süt ineklerinde, özellikle de sağımdan hemen önce verildiğinde sütün tadını acılaştırmaktadır.

Diğer yeşil yemler ya da mısır slajı ile birlikte verildiğinde, hayvanın ağırlığı ve özelliklerine bağlı olarak, günde 15-20 kg yeşil yonca otu bir süt ineği için yeterli olmaktadır.

Yonca kuru ot
Gerek sıçak ve gerekse soğuk kurutma yöntemiyle elde edilen yonca kuru otu en değerli kaba yemdir. Ülkemizde çok yaygın kullanılan güneşte kurutma ile ise daha düşük kalitede kuru ot elde edilmektedir. Tekniğe uygun yapılmayan güneşte kurutmada; kurutma kayıpları artmakta ve kuru otta verim ve besin maddeleri içeriği düşmektedir.

Her ineğe günde 4 kg kuru ot (özellikle peletlenmiş şekilde) verilebilir. Yine her inek için yılda en az 2 ton yonca kuru otu gerekebileceği hesaplanmalıdır.

Yonca slajı
Yonca slajının, genellikle baklagil- buğdaygil otlarının karışımı ile yapılması gerekir. Bilindiği gibi baklagillerde protein oranı yüksektir ve karbanhitrat içeriği sınırlı olduğundan, slajı oluşturan süt asidi bakterilerinin gereksinimi olan enerji kaynağını sağlamak amacıyla, slaj materyaline karbonhitratca zengin olan buğdaygillerden karıştırılması en sağlıklı uygulamadır. Bu nedenle yoncanın tek olarak slajı pek önerilmez. Ançak yeşil mısır, sorgum sudan otu ve italian ryegrass yeşil otuyla karıştırılarak iyi bir slaj yemi oluşturulur.

Yoncanın otlatılması
Yoncalıklar periyoduk otlatmalara dayanıklı değildir. Otlatma sırasında büyükbaş hayvanlar bir yandan toprağı sıkıştırır, diğer yandan da yonca bitkilerinin kök boğazlarını çiğneyerek bitkilerin ölümüne neden olurlar. Küçükbaş hayvanlar ise yoncayı köklerine kadar otlamaktadırlar. Bu nedenle gereksinim olan durumlarda yoncalık son yararlanma yılında otlatılmalıdır. Ancak Günney Amerika Ülkelerinde, özellikle Arjantinde yatık habituslu, uzun ömürlü ve otlatılmaya dayanıklı la plata yoncası kullanılarak yapay mera kullanılmaktadır. Ülkemizin Doğu Bölgelerinde meralarında yaygın olarak bulunan Doğu Anadolu yonca ekotipleri bu açıdan iyi bir kaynak özelliği taşımaktadır. Amerikada rizomlu yoncalar kullanılarak meralar için çeşitler ıslah edilmektedir. Alfagraze, Amerigraze, Bulldog 505 çeşitleri bunlardan birer örnektir.

Yonca unu
Gelişmesinin erken döneminde (çiceklenme öncesi) biçilen yoncaların yapay kurutma yöntemleriyle kurutulup un haline getirilmesi esasına dayanır. Yonca protein kaynağı olarak kullanılmakta, yumurtaya doğal sarı rengi vermesi nedeniyle kanatlıların yem karışımlarına % 5-10 oranında katılması da önerilmektedir.

Yonca filizleri
Yonca tohumlarının çimlendirilmesi sonucu elde edilen körpe filizler insan beslenmesinde kullanılır. Batı ülkelerinde salatalarda kullanımı ve tüketimi yaygındır.

Yonca yaklaşık 50 türü kapsamaktadır. 50 yonca türünden tarımsal olarak 10 tanesi önem taşımaktadır. Bunlar;
Medico sativa yaygın yonca
Medicago varia melez yonca
Medicago hispida sert tüylü yonca
Medicago tuberculata pürtüklü yonca
Medicago elegans zarif yonca
Medicago falcata sarı çicekli yonca
Medicago maculata benekli yonca
Medicago scutellata çanakvari yonca
Medicago orbicularis diskvari yonca

Önemli yonca türleri ve özellikleri

a-Sonbahar rozetleri yatık olanlar

Dağ tipi çeşitleri

Anadolu çeşitleri

Doğu yoncası

Türkistan ova yoncası

Kandahar-kabil mavi çicekli yoncası

Kuzey melez yoncası

Kuzey fransa ve venedik yoncası

Alman melez yonca kökenli çeşitler

Grimm yonca formları

Macar yoncası

Ukrayna yoncası

b-Sonbahar rozetleri dik olanlar

Güney avrupa çeşitleri

Suriye filistin yoncası

Afganistan-herat yoncası

Güney iran, mezopotamya, arabistan, belucistan, ön hindistan tüylü yoncası

Trablus yoncası

Yonca tohumu ekiminde ülkemizde başı İçanadolu bölgesi çekmektedir. Yonca yetiştiriçiliği bir çok bölgede çiftcilerimizin ana gecim kaynağı haline gelmiştir. çiftciler yaz aylarında düzenli hasat yaparak elde ettikleri yonca balyalarını satışa sunmaktadırlar.

Yonca balyası kaba yem olarak Arap ülkelerine ihracatı da yapılmaktadır. Ülkemize yonca balyası ve yonca tohumu satışından ciddi bir döviz girdisi olmaktadır. Firmamız her iklim çeşitlerine uygun farklı farklı yonca tohumu çeşitlerinden ülke içine ve yurtdışına satış yapmaktadır. Yonca kaba yem kalitesi bakımından mükemmeldir. Yonca hayvan beslemede vaz geçilmez bir besin kaynağıdır. Yonca bitkisi çok soğuk bölgelerden çok sıçak iklim bölgelerine kadar Dünyanın her bölgesinde tarımı yapılmaktadır. Yonca tohumu fiyatları artış gösteren döviz kurları nedeniyle 2018 yılında yükselişe geçmiştir. Yonca yem bitkisi büyükbaş ve küçükbaş hayvanlarda yüksek süt ve besi artşı sağlamaktadır.

Yonca kaba yem bitkisi 7 yıla kadar uzayan bir ömre sahiptir:4-5. yıllarda yonca tarlasında seyrelmeler olmaktadır. Yoncanın ekonomik ömrü genelde 5 yıldır. Yonca taban suyu çok yakın topraklarda iyi netice vermemektedir. Hafif toprakları sevmektedir.

Yonca tohumu sert iklim yoncası, geçiş iklim yoncası ve sahil bölgesi yoncası gibi çeşitlere ayrılmaktadır. Farklı iklim kuşaklarına uygun yonca tohumları seçimi yapmak gerekir. Doğru seçilmemiş bir yonca tohumunda hayeller boşa çıkmaktadır. Yonca tohumu seçiminde küskütsüz tohum satın almak çok önemlidir. Küsküt bir çok yonca yetiştiricisinin baş belasıdır. O nedenle sertifikalı küskütsüz ismine uygun tohum almak gerekir.

Türkiyenin her bölgesinde yonca ziraatı yapılmaktadır. En kaliteli yonca balyası satan illerimiz Konya ve Aksaraydır. Yonca tarımında en fazla biçim sayısı Akdeniz en az biçim alınan bölgede Doğu Anadolu Bölgesidir. Yoncada biçim sayısı doğrudan iklimle alakalıdır. Ülkemizin kaba yem açığı nedeniyle saman ithalatı yaptığımız göz önüne alınırsa yonca ekim alanlarını hızla çoğaltmamız gerekmektedir. Cumhuriyet tarihinde ilkkez saman ithalatı yapılmıştır. Yonca tohumu ekilişlerine devlet destekleri artırılmalıdır.

Yonca tarımı karlı bir iştir. Yonca balyaları her zaman alıçı bulmaktadır. Yonca çeşitleri içi boş, yarı boş ve içi dolu olarak farklı tipleri vardır. Eğer Türkiye de hayvancılık gelişecekse yonca tarımına gereken önemi vermemiz gerekmektedir.

Yonca Yetiştiriciliği

Yonca Latince: Medicago sativa

Yonca yetiştiriciliği ve yonca tarımı, yonca yem bitkisi özellikleri baklagil yem bitkileri grubuna ayittir. Yonca otu Dünya'da en çok yetiştiriçiliği yapılan yem bitkisidir. Yem bitkilerinin kralicesi olarak sıfatlandırılmaktadır. Yonca desteklemesi olan bir yem bitkisidir. Yonca tarımı her gecen yıl artış kat etmektedir. Yonca ziraatı her bölgemizde yapılmaktadır.

Yonca tohumu nasıl ekilir? Yonca bitkisi tohumu dekera 4-5 kg ekilir. Mibzerle ekimde yonca tohum miktarı 2-2. 5 kg. dır. 1. 5-2cm derinliğe sıkıştırarak ekilir. Yonca tohumlarında köklendirme hormonu kullanımı yer yer vardır.

Yonca gübreleme dekera 25-30 kg kök gübresi 15 15 15 atılır. Yonca azotlu üst gübresi pek istemez. Yalnız her kış girerken tarlaya kök gübresi atılmasında fayda vardır. Organik gübre yoncanın verimini artırır.

Yonca ekim zamanı:Yonca sonbahar ve ilkbaharda ekilir. Aşırı soğuk bölgelerde ilkbahar ekimi daha doğrudur.

Yonca sulama sistemleri, yonca tarımında sulama, yağmurlama ve salma sulama şeklinde yapılır. Yağmurlama sulama sistemi tercih edilmesi daha doğrudur. Yaz aylarında sıçak mevsimde aşırı göllendirerek sulama yonca kök çürümesine yol açar. Yonca yem bitkisini aşırı sulamadan kaçınmak gerekir.

Yonca tohumu çeşitleri:Verimli yonca tohumu çeşitleri, yonca çeşitleri nelerdir? Alfalfa yonca tohumu, kayseri yoncası, peru yoncası, sahil yoncası, kır yoncası tohumu. Ana hatlarıyla soğuk karasal iklim yoncaları, sıçak iklim kuşaklarında sahil yoncası ziraatı yapılmaktadır.

Yonca bitkisi 8-10 m derinliğe kadar kök atabilmektedir. Yonca yem bitkileri eksi elli dereceden artı 60 dereceye kadar geniş bir çoğrafi iklim kuşaklarına uyumlu bir bitkidir. Yonca tarımında en önemli şey farklı iklim bölgeleri için farlı yonca tohumu çeşidinin seçilmesidir. Yonca tohumunda sınıflandırma dormansi denilen kavram üzerinden yapılmaktadır. Genel aralık soğuk bölgelerden sıçak sahil bölgelere göre derecelendirme 2'ten 9'a doğru değişmektedir. Yonca tohumu sertifikalı olarak Torunoğlu Tohum'da satılmaktadır.

Yonca tohumu çeşitlerimiz sertifikalı ve yüksek kalitelidir. Yonca tohumu fiyatları firmamızda uygun rakamlıdır. Yonca tohumu markaları firmamızda ithaldir. Yonca tohumu fiyatları, yonca çeşidinin markasına göre değişmektedir. Yonca tohumu faydaları son yıllarda insansağlığı açısından şifalı bitkiler katagorisinde tartışılmaktadır.

Yonca yetiştiriçliği kuru ot , yonca balyası üretimi daha çok İçanadolu Bölgesi Aksaray , Konya ve Ankara Bölgesinde yoğunlaşmıştır. Yonca hasadı iklimin musait olduğu yaz aylarında yapılmaktadır. Ülkemiz satılık yonca balyası konusunda dış satım yapan ülkeler arasındadır. Yonca balyası fiyatları artan talep nedeniyle yükselişe geçmiştir. Bu da yonca ekiminin ve yonca tarımının artmasınını sağlamıştır. Yonca fiyat soran çiftçilerimizi yonca üretimi yapan yetiştiricilere yönlendirmekteyiz

Yonca verimi arazinin verim özelliğine göre bir biçimde ortalama dekardan 15 balya ile 25 balya arasında değişmektedir. Yonca bitkisi hasat zamanı %10 çiceklenme zamanıdır. Yoncadan bir biçimde dekara verim 1-3 ton yeşil, 300-800 kg kuru ot hasatı yapılır. Kurutma için ideal nem değeri %12-14 dür. Yoncanın proteininin %75'i yapraklarındadır. Yonca kurutulup balya yapılırken imkan dahilinde yapraklarını dökmemek gerekir. Yonca toprak seviyesinden 10 cm yukardan biçilmelidir. çok soğuk bölgelerde son biçim 20 cm yukardan yapılmalıdır. Biçilen yonca hızla kurutulup tarladan kaldırılır. Biçilen yoncanın tarlada fazla kalması yonca bitkisine zarar verir.

Yonca sadece kuru ot yapılmaz aynı zamanda yonca slajı da yapılabilmektedir. Yonca slajı hayvanlar tarafından severek yenir. Yonca slajı hayvanlarda yüksek süt ve besi artşı sağlar.

Yonca verim, bir yıl içerisinde çok sayıda biçim vermektedir. Ekildiği yıl biçim sayısı nisbeten azdır. İçanadolu'da 2-3, kıyı bölgelerimizde 3-4 biçim alınabilir. Yoncada asıl verim ikinci yıldan sonra başlar. Doğu Anadolu'da 2-4, İçanadolu'da 4-5, Ege Bölgesinde 5-7, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde 7-10 biçim rahatlıkla alınabilmektedir. Yonca en yüksek verimi 3. yılda vermektedir. 3. yıldan sonra verim yavaş yavaş azalarak 7 yıla kadar verim verebilmektedir.

YONCA HASTALIKLARI

MOZAİK HASTALIĞI: en tipik belirtisi yapraklarda mozaik görüntüsüdür. Yapraklar çoğunlukla küçük kalır, kıvırcıklaşır. Bitki boyu bodur kalır ve çalılaşır. Semptomlar serin hava şartlarında belirgin olmasna rağmen, sıcak yaz aylarında kısmen maskelidir. Virüs bazı sebzelere de geçebilir. Taşınma çoğu kez yaprak bitleri ile olmaktadır. Bazı küsküt türleri de hastalığı yayarlar. Hastalığa karşı ilaçla mücadele imanı yoktur. Kültirel tedbir olarak; tarlanın yaşlandırılmaması, virüsün geçebildiği diğer bitki türlerini yoncalığın yakınına tesis edilmemesi ve hasta bitkilerin toplanıp imha edilmesi tavsiye edilebilir.

KÜLLENME (ERYSİPHE PİSİ): Aslında benzelyenin küllenme etmeniolmasına rağmen, bu türün ayrı ırkı yoncada da görülmektedir. Küllenme hastalığında tipik belirti, yapraklar üzerine un serpilmiş gibi beyaz bir tozlu yapılanmış görüntüdür. Yaprak parlaklığını ve yumuşaklığını kaybeder, gevrekleşir. hasta yaprakların uçları kıvrıktır. Küllenmeli yoncanın hayvan yemi olrak kullanılması halinde hayvanların hastalandığı da ifade edilmektedir. Fungus kışı hastalıklı bitki artıklarında misel formunda (bilhassa ılıman bölgelerde) geçirir.

YAPRAK LEKE HASTALIĞI: Bunlar yoncada zaman zaman görülen yaprak leke hastalıklardır. Bu hastalığa karşı ilaçlı mücadele yapılmamaktadır. en iyi bir tedbir yoncayı erken biçmektir.

RHZOCTONİA KÖK ÇÜRÜKLÜĞÜ (RHIZOCTONIA VIOLACEA): Kahverengi veya mor renkli misel iplikleri kök yüzeyine yayılırlar ve buradan iç dokulara girip kökü parçalarlar. Yumuşak, lapa gibi bir kütleye dönüştürürler. Yoncalığın ıslak kalan kısmları hastalığa daha fazla maruz kalmaktadır.

Mücadelesi: Hastalık görülen yoncalık kısmlarının sürülmesi ve sönmemiş kireç uygulaması.

KÜSKÜTLE MÜCADELE: Yonca yetiştiriciliğinde en önemli işlerden birisi küskürtle savaştır. Klorofilden yoksun olması nedeniylefotosentez yapamaz. Tohumlar çimlendikten sonra ufak küsküt fidanlarıyonca bitkisine sarılır. Emeçleri ile bitkinin öz suyunu emerek beslenir. Kolaylıkla yayılarak bitkiye büyük zararlar yapar ve bitkinin ölümüne yol açar. Yoncalık civarında görülen yabancı ot ve özellikle küskütle bulaşık tarlalar sürülerek yakılmalıdır. Küskütle bulaşık yoncalıklarda hayvan otlatılmamaıdır. Küsküt tohumları hayvanların sindirim sistemlerinden çimlenme kabiliyetlerini büyük bir oranda kaybetmeden geçebildikleri için, küskütle bulaşık yonca yiyen hayvanların gübreleri yoncalıkta kullanmamalıdır. Küskütün yoğun olarak görüldüğü yoncalıkla sökülerek, bunlardan en az 3 - 4 yıl küskütün konukçusu olmayan diğer kültür bitkileri (hububat, mısır) ekilmelidir. Küskütle bulaşık yoncalıklar, kükütler çiçek açmadan önce derinden biçilmeli ve yoncalıkta bitki artığı bırakılmamalıdır. Böylece yoncalıklarda derin biçime işlemi 3 - 4 kez arka arkaya tekrarlanmalıdır.

Kimyasal Mücadele: Yoncalıkta kimyasal mücadele için belli bir mücadele eşiği verilmesi oldukça güçtür. ilaçla mücadeleyi gerektirecek küsküt varsa, küskütler çiçek açıp tohum bağlamadan ilaçlı mücadele yapılmalıdır. Küskütsüz yonca yetiştirmenin ilk şartı, küskütsüz ve sertifikalı tohum ekmektir.

KİREÇLEME: Yonca tesisi kurulacak tarlanın asitliği yüksek ise mutlaka kireçleme yapılmalıdır. Kireç, toprakta çok yavaş aktivite gösterdiğinden (toprakta yavaş yayıldığından); yonca ekilmede 6 -12 ay önceden yapılacak kirçleme en uygun olanıdır. Kireçleme işlemi 2 uygulamada yapılması tavsiye edilir. 1. Uygulama ilk toprak işleminin yapıldığı derin sürümden önce, 2. uygulama ise ekim öncesi yapılanson toprak hazır lığından önce

Yüksek Kalitede Yonca Silajı Hasadı ve Hazırlama

Yüksek kalitede yonca silajı hasadı, yüksek kalitedeki kuru yonca hasadından biraz farklıdır. En önemli fark, hasadı yapılan yoncalardaki nem seviyesi ile ilgilidir. Yüksek kalitedeki kuru yonca, %85'lik kuru madde bulundururken, yonca silajı, %35-40 kuru madde içerecektir. Silajın nasıl muhafaza edildiği, nem seviyesini doğrudan etkiler. Eğer silaj, plastik torbada veya diğer oksijeni kısıtlayan şekilde muhafaza edilir ise kuru madde muhtevası biraz daha yüksek olur. Yonca silajı hazırlama aşamaları şu şekildedir:

En iyi kalitede silaj, yoncanın geç vejetatif, erken tohumlama döneminde hasat edilmesi ile elde edilir. Yonca bitkisinin, yaklaşık olarak %10'unda tomurcuk olması gerekir. Eğer çiçeklenme görülmeye başlamış ise, hasat için zaman hala uygun olabilir, ancak protein seviyesi biraz düşmüş ve NDF değeri de biraz yükselmiş olur. Hedefimiz, %20 ham protein, %30 ADF ve %40 NDF elde etmektir. Materyalin kuru madde değeri, en az %30 oluncaya kadar kurumaya bırakın. Biraz daha yüksek olursa daha iyidir. Hasat edilmiş materyal, kümeler halinde değil, geniş bir alana yayılarak bırakılırsa daha hızlı kurur. Hasat esnasında toprak veya yabancı materyalin karışmaması için yonca yeterince yüksekte biçilmelidir. Genellikle, düşük nem koşullarında, öğleden sonra biçilip, ertesi sabah da doğrama yapılması önerilen bir programdır. Önemli olan husus, doğramadan çok önce hasat etmemektir.

Bir sonraki aşama, hasat edilen materyali bir silaj kesici (doğrayıcı) kullanarak küçük parçalara kesmektir. Nem seviyesi hızla düşeceğinden, silajı bir an önce kesmek önemlidir. Kesim işlemi esnasında dikkat edilecek diğer önemli husus, uniform (eşit) bir uzunlukta parçalar elde edecek şekilde kesilmesi ve bunun sonucunda silajın siloda paketlenerek/sıkıştırılarak iyi bir fermantasyon temin edilmesidir. Yonca veya ot silajı için önerilen parça uzunluğu 12 mm'dir. Unutmayınız ki, bu önerilen teorik parça uzunluğundan daha uzun parçalar elde edilebilir. Bu durumda, sığır beslenmesi için uygundur. Daha kısa materyal, rumen stimulasyonunu temin ederek yüksek oranda sindirilebilir ve bu şekilde ineğin fazla miktarda yem tüketmesi temin edilebilir.

Düzgün olarak hasat edilip parçalandığında, materyal resimdeki gibi görünmelidir. Bir partikül seperatörü kullanarak parça uzunluğunu değerlendirebilirsiniz. Separatör kullanıldığında, hedeflenen oran şu şekilde olmalıdır; parçalanmış materyalin %20'si en üstteki elekte, % 40'ı orta elekte ve % 40'ı da en alt elekte olmalıdır. Eğer orta elekteki miktar daha çok ise bir problem teşkil etmez. Ancak, en üstteki elekte fazla miktar kaldı ise bu silajın iyi muhafaza edilmemesine yol açacak ve bu da düşük kalitede bir kaba yem ile sonuçlanacaktır.

Silo, hızlı bir şekilde doldurulmalı ve iyi paketlenmelidir/sıkıştırılmalıdır. Başarısızlıkların pek çoğu, bu iki hedefe ulaşılamadığında ortaya çıkar. Silaj iyice sıkıştırılmadığında, sıcaklık artışı (kızışma) ortaya çıkar, materyal fermente olur ve bu sıcaklık artışı ısıdan tahrip olmuş proteinleri meydana getirir. Isı ile tahrip olmuş protein, inek tarafından sindirilemez. Muhafaza edilmiş silajdaki sıcaklık artışı, ortam sıcaklığından en çok 5-7 °C fazla olmalıdır. Silo ne kadar hızlı paketlenir/sıkıştırılır ise bozulma miktarı da büyük oranda az olur.

Silo doldurulduktan sonra, üzeri plastik bir örtü ile örtülmelidir. Silajı yeme katmak için en az 30-45 gün beklenmelidir. Bu süre, tam bir fermantasyona imkan vererek yüksek kalitede bir kaba yemin oluşmasını temin eder. Silodan yem alındığında, tatlı bir kokusu olmalı, herhangi bir küf ve benzeri bozulma belirtisi göstermemelidir. Silajın üst tabakasında az bir miktar küf olabilir (en çok 10 cm) ve bu normaldir. Silodan silaj alınırken, silajın bize dönük olan tüm yüzeyi boyunca 15 cm'lik bir oran, günlük miktar olarak kesilmelidir.

Yem Bitkileri Destek Miktarları

Tarih: Kasım 17, 2012 Etiketler: destekleme için başvuru nasıl yapılıyor, kaba yem, yem bitkileri destekleme, yem destekleme fiyatları, yem destekleme için ne zaman başvuruda bulunmak gerek, yem desteklemeleri fiyatları, yem desteklemeleri ne kadar |

Ülkemiz hayvancılığının geliştirilmesi, hayvansal üretimin artırılması, kaba yem açığının kapatılması amacıyla yem bitkileri ekilişi yapan üreticilere yapılacak 2011 yılı tarımsal destekleme miktarı açıklandı.

Destekleme fiyatlarına yönelik 'Hayvancılık Desteklemeleri Uygulama Esasları Tebliği' 6 Mayıs 2011 tarih ve 27926 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girdi. Buna göre yem bitkileri toplam ekiliş alanı en az 10 dekar olması koşulu ile çok yıllık yem bitkilerinden; yonca, korunga, yapay çayır mera ile tek yıllık yem bitkilerinden; fiğ, macar fiği, burçak, mürdümük, sorgum, sudan otu, sorgum-sudan otu melezi, hayvan pancarı, yem şalgamı, yem bezelyesi, silaj olarak ise mısır silajı ve yukarıda sayılan tek yıllık yem bitkilerinden yapılan silajlar destekleme ödemesinden yararlandırılacak. Bu destekleme miktarları dekar başına, yonca (sulu) 130 TL, yonca (kuru) 70 TL, korunga 90 TL, tek yıllıklar 30 TL, silajlık tek yıllıklar, 45 TL, silajlık mısır (sulu) 55 TL, silajlık mısır (kuru) 30 TL, yapay çayır-mera 75 TL olarakr belirlendi. Desteklemeden faydalanmak isteyen üreticilerin 15 Kasım 2011 tarihi mesai saati bitimine kadar müracaat etmeleri gerekiyor.


YONCA TOHUMU - Medicago Sativa

Yonca Nedir? Yonca, Dünya’da en çok yetiştirilen bir yem bitkisidir. Diğer tüm yem bitkilerinden daha yüksek bir yem değerine sahiptir. Birim alanda yüksek protein verimi olan bu bitkinin kuru ve yeşil otu her türlü hayvan için lezzetli ve besleyicidir. Ancak yonca otu yeşil olarak yedirildiği veya otlatıldığında işkembeli hayvanlarda şişkinlik yapmaktadır. Yonca otu kurutularak hayvanlara yedirildiği gibi, silo yemi ve pelet yem olarak da kullanılabilmektedir.

Yoncanın kökleri toprağın alt katlarına kadar inebildiğinden toprağın neminden ve besin maddelerinden kolayca yararlanabilmektedir. Ayrıca baklagil yem bitkisi olması nedeniyle köklerindeki yumrucuklar ile toprakta fazla miktarda azot biriktirmektedir.

Yonca Bitkisinin İklim ve Toprak İstekleri

Yonca bitkisi, ılık ve nemli yerleri sever. Ülkemizde sulanan alanlarda yetiştirildiği gibi kıraç şartlarda da tarımı yapılmaktadır. Çeşide bağlı olmakla birlikte yonca kurak şartlara dayanıklı bir bitki olup, kurak ve yarı kurak koşullara iyi uyum göstermektedir. Yıllık yağışı 350-450 mm olan alanlarda sulamadan yetişebilmektedir. Bu bölgelerde, ilkbahar yağışlarına bağlı olarak 1-2 biçim alınabilmektedir. Toprak yönünden fazla seçici değildir. Ancak derin, nemli, sulanabilir ve su birikimi olmayan nötr topraklarda iyi gelişir. Kıraç koşullarda toprak derinliği fazla olmalıdır.

Yonca Ekiminde Toprak Hazırlığı Nasıl Yapılır?

Tohumlarının küçük olması nedeniyle ekilecek tarlada toprak hazırlığı çok iyi yapılmalıdır. Toprak tam tavında derince sürülmeli, kesek kalmayacak şekilde diskaro ve tırmık çekilerek iyice ufalanmalıdır. Yağış ve sulama sularının birikerek kaymak tabakası oluşturmaması için toprak iyi biçimde tesviye edilmelidir. Aksi takdir oluşacak kaymak tabakası, yeni çimlenen yonca tohumlarının toprak yüzeyine çıkışına engel olur.
Tohum yatağı sert, yabancı otlardan temizlenmiş ve toprak nemli olmalıdır. Yonca bitkisinin yabancı otlarla rekabeti ilk devrelerinde çok düşüktür. Yabancı ot bakımından temiz bir tarlaya ekim yapılmalıdır. Bunun için bir yıl önce çapa bitkisi ekilmiş tarlalar seçilmelidir. Böyle bir tarla yoksa, yabancı otlar çimlendikten sonra tarla sürülmeli ya da bir yıl Macar fiği ekilerek, ota biçilmelidir.

Yonca Ekimi

İlk kez yonca yetiştiriciliği yapılan alanlarda, ekimden önce yonca tohumları bakteri kültürü ile aşılanmalıdır. Özellikle yonca bakterilerince fakir olan alanlarda, bakteri kültürü ile aşılanmış tohumlarla yapılan ekimde aşılamanın etkisi daha belirgin olarak görülmektedir.

Yonca ekimi değişik yöntemlerle yapılabilir. Eskiden beri en çok uygulanan yöntem serpme ekimdir. Serpme ekim, düzenli çıkış olmaması ve fazla tohum kullanılması nedeniyle tavsiye edilmemektedir. Ancak yağışlı bölgelerde toprak nemli olduğundan serpme ekim uygulanabilir. En iyi ekim yöntemi sıraya ekimdir. Bazı yörelerimizde tahta tırmıklar ile belirli aralıkta çiziler açılarak tohum bu çizilere bırakıldıktan sonra toprak ile kapatılmak suretiyle küçük parsellerde ekim yapılmaktadır. Ancak bu, geniş alanlarda yapılacak bir uygulama değildir. Geniş alanlarda yonca ekimine uygun ekim makinaları kullanılmalıdır. Yonca ekiminde sıra arası 15-20 cm olmalıdır. Kıraç alanlarda ise sıra arası 30-60 cm'ye kadar çıkarılmalıdır. Tohum üretmek amacıyla yapılan ekimlerde, sıra arası 60-90 cm., sıra üzerinde 25-30 cm olmalıdır. Ekim sonrası toprağın bastırılması çıkış düzensizlikleri ve boşluk oluşumunu azaltmaktadır. Ekim zamanı, kışları sert geçen bölgelerde ilkbahar, ılıman bölgelerde sonbahardır. Mibzerle ekimde 1 kg/da, serpme ekimde ise 4-5 kg/da tohum kullanılmalıdır.

Bakım

Ekimden sonra en önemli bakım işlerinden birisi, yabancı ot mücadelesidir. İlk gelişme dönemlerinde bitkilerin zayıf olmaları nedeniyle yabancı otlarla rekabet edemezler. Bunun için mekanik veya kimyasal yöntemlerle mücadele yapılmalıdır. Küsküt bitkisi yoncanın en önemli asalağı olup, küskütle mücadele, sertifikalı tohum kullanarak, temiz tarlaya ekim yaparak ve kimyasal yöntemle mümkündür.
Yoncanın sulanması, salma veya yağmurlama yöntemleri ile yapılabilir. Geniş alanlarda yağmurlama sulama başarı ile uygulanır. Salma sulamada suyun dengeli dağılımı için tarlanın düzgün olarak tesviye edilmesi gereklidir. Bitkilerin yeteri kadar güçlenmediği devrede salma sulama yapılmamalıdır. Bu dönemde yapılan hatalı sulama, köklerin açığa çıkmasına ve bitkilerin toprakla örtülmesine yol açar. Genel olarak bitkiye biçimden bir hafta önce ve sonra olmak üzere her biçim için iki kez su verilmelidir.

Gübreleme

Yonca, topraktan fazla miktarda besin maddesi kaldıran bir bitkidir. Ekim öncesinde veya ekimde yapılacak fosforlu gübre uygulaması, verimi uzun yıllar olumlu yönde etkilemektedir. Sulanabilir koşullarda ekimle birlikte 2-5 kg/da saf azot ve 5-10 kg/da saf fosfor verilmesi yeterlidir. İkinci sene 3.5- 4.5 kg/da saf fosfor verilmelidir. Geçit ve sahil bölgelerinde biçim sayısına bağlı olarak bu miktar 3-4 kat artırılabilir. Gübreler ekim esnasında tohumun yanına bant şeklinde verilmelidir.

Yonca Hasatı

Ot üretimi için biçim zamanı, verim ve kalite birlikte düşünülerek ayarlanmalıdır. Çiçeklenmenin başlangıç dönemi genel olarak ideal biçim dönemi olarak kabul edilir. Bu dönemde sap ve yaprakların besleme değeri oldukça yüksektir. Biçimde dikkat edilecek önemli hususlardan birisi de bitkinin 10 cm yükseklikten biçilmesidir. Daha alttan yapılan biçimlerde, kök tacındaki sürgün gözlerinin yok olur. Bu da daha sonraki biçimlerin gecikmesine ve biçim sayısının azalmasına yol açar.
Biçilen ot tarlada zaman zaman ters düz edilerek kısa sürede kurutulmalıdır. Yoncada en fazla besin yapraklarda bulunur. Kurutma esnasında bu yapraklar saplara göre daha çabuk kuruyarak dökülmeye başlar. Bu da otun besleme değerinin düşmesine yol açar. Bunun için yonca otu tarlada fazla bekletilmeden toplanmalıdır. Yoncanın yapraklarıyla gövdesinin aynı anda kurumasını sağlamak için saplarının ezerek biçen biçer-ezer makinaları geliştirilmiştir. Tarlada yapılan kurutmalarda besin kaybı % 35’lere ulaşmaktadır. En az besin kaybı % 3 -5 oranında sıcak hava ile yapılan suni kurutmada olmaktadır. Biçim sayısı bölgelere göre değişmekte olup, Doğu Anadolu Bölgesinde 2-4, İç Anadolu Bölgesinde 4-5, Ege Bölgesinde 5-7, Akdeniz ve Güneydoğu Anadolu’nun batı kesiminde 7-10 biçim alınabilir. Her biçimden ortalama dekara 1 ton yeşil ot veya 250-300 kg kuru ot verimi alınabilir.
Ot üretimi için ekilmiş tarlalardan tohum alınmak istenirse, ilk biçim ot üretimi için yapılmalı, ikinci biçim tohuma bırakılmalıdır. Tohumluk üretiminde, tozlayıcı böceklerin azalmasına ve tohum dökülmesine yol açtığı için yağmurlama sulama yerine yüzey sulama tercih edilmelidir. Tohum için hasat, meyvelerin büyük bir kısmı esmerleştikten sonra yapılmalıdır. Hasat gecikirse meyveler açılarak tohumlar dökülmeye başlar. Üretilen tohumluklar iyice kurutulduktan sonra depolanmalıdır. Tane verimi, sulu şartlarda 30-100 kg/da, kıraçta ise 10-30 kg/da'dır.

 





Tüm Hakları Saklıdır © 2018 - KurtTohumculuk.com - Yonca Tohumu